30 Temmuz 2010 Cuma

AUDREY HEPBURN














Bu sene gündemde olan stillerden biri de Audrey Hepburn tarzı. Klasik, ama genç ve tam anlamıyla fransızların dediği gibi "petite" bir görünüm…

Pudra renkler, danteller ve bol bol (çok fazla bol bol) kurdela ve fiyonk barındıran, prenses gibi bir tarz.Kesinlikle Audrey Hepburn.

PENCIL SKİRT



POLKA DOT (BENEKLİ KUMAŞ)














Benekli ya da büyük puanlı olarak da adlandırabileceğimiz polka dot deseni, birçok insanın zevkine hitap eden ve yıllardır modası hiç geçmeyen eğlenceli bir desen. :)

27 Temmuz 2010 Salı

MODANIN SANATSAL YÖNÜ













Bodrum Kempinski Hotel Barbaros Bay, dokuz moda tasarımcısını bir proje için bir araya getiriyor. Bahar Korçan, Arzu Kaprol, Özlem Süer, Cengiz Abazoğlu, Mehtap Elaidi, Gamze Saraçoğlu, İdil Tarzi, Hatice Gökçe ve Bihter Aida Pekin’in “Fashion is Art / Moda Sanattır” konseptini kendi yorumlarıyla aktaracakları çalışmaları yaz boyunca Kempinski Hotel Barbaros Bay’de sergilenecek.

Projede yer alan tüm modacıların ve özel davetlilerin katılımıyla 12 Haziran gecesi açılışı yapılacak olan sergi 12 Eylül tarihine kadar görülebilecek

NEW YORK'LU KIEHL' S TÜRKİYE 'DE


1851'de New York'lu bir eczaneden dünya markası olmaya uzanan yolculukta, doğal içerikleri ile ünlenen cilt ve saç bakım markası Kiehl's Türkiye'ye geliyor.
İlk mağazasını Akmerkez'de Temmuz'da açacak markanın çeşitli cilt tiplerine uygun ürünlerinin fiyat aralığı 15-150 TL arasında olacak.
Kiehl'sın bugün Galata Building'de yapılan basın toplantısında aktarılan özellikleri bir çırpıda şöyle:
- En iyi içeriklerden formüle ediliyor.- Ürünlerin raf ömrünü uzatmaya yarayan maddeler formüllerde en az seviyede kullanılıyor.- Basit ve geri dönüşümlü ambalajları var.- Erkeklere ve bebeklere özel ürün çeşitleri var.- Deneme boyu alışkanlığı adeta markanın stratejisi. Böylece ürünü satın almadan önce cilde ve saça uygunluğunu test etmiş oluyorsunuz.- Üründen memnun kalmadıysanız, geri iade edebileceksiniz.- Ürünlerin %95'i ilk etapta Türkiye'ye geliyor.- Markanın en iyi satan ürünleri şöyle: Ultra Facial Cream, Creamy Eye Treatment With Avocado, Calendula Herbal Extract Alcohol-Free Toner, Creme De Corps, Lip Balm #1.
En iyi satanlar kategorisindeki Ultra Facial Cream ve onun güneş korumalı kardeşi Ultra Facial Moisturizer SPF 15'in cildi yumuşatma etkisini gözlemlemek için mutlaka denemenizi öneriyoruz.

Aplike çiçekler





Zarafetin sembollerinden çiçekler podyumları hakimiyeti altına aldı. Aplike çiçekler sayesinde koleksiyonlar daha gösterişliydi.

12 Temmuz 2010 Pazartesi

HÜSEYİN ÇAĞLAYAN - SERGİ

İstanbul Modern’de 15 Temmuz-10 Ekim tarihleri arasında çağdaş tasarımın önde gelen temsilcilerinden Hüseyin Çağlayan’ın Türkiye’deki en kapsamlı sergisine son 3 gün :)

















Moda tasarımcıdan ziyade bir sanatçı olan Hüseyin Çağlayan,sebepsiz bir başkaldırının karşıtı olarak sakin bir minimalizmi savunarak İngiliz modasını derinden sarstı.Comme Des Garçons ile entelektüel olarak yarışabilen tek tasarımcı oldu.
Çağlayan, Londra'daki Saint Martins Sanat ve Tasarrım Akademisi'nden 1993 yılında birincilikle mezun oldu, final koleksiyonun adı 'Tangent Flows' idi.Geleneksel olmayan yaklaşıma sahip İzlandalı şarkıcı Björk'le çalışmasını sağladı.
Moda çevrelerinin bir parçası olmaya reddeden derin bir düşünür olan Çağlayan'ın ticari çıkarlara verdiği temel taviz,New York kaşmir şirketi TSE ile imzaladığı kontrat ve Londra High Street için hazırladığı bir kısa koleksiyondur.Ahşap korse, kalıplandırılmış dirseklikli elbise gibi deneysel fikirleri katabilen kağıt elbiseleriyle uyumludur.Derinlemesine ve bütün yönlerden en iyi şekilde analiz edilmiş tasarımları sanatsal malzemeye uyumludur.Paris, Prag ve Londra Science Museum'da sergileri düzenlenmiştir.Mart 1999'da İngiltere'de yılın tasarımcısı ödülüne layık görülen Çağlayan, ne yazık ki , şekil ve formla gönlünden geçtiği gibi deneyler yapmıyor.Bununla birlikte tasarımcı Paul Topen ile birlikte oluşturdukları plastik bir mekanik elbise Londra'da sergilendi.

BLUE-JEAN FIRTINASI...

Levi Strauss, doğum adıyla Löb Strauss (26 Şubat 1829 – 26 Şubat, 1902) Birleşik Devletler'e göç eden bir Alman-Musevi göçmeni.[1] Strauss ilk Blue Jean fabrikasını kuran kişidir. Şirketi 1853 yılında ilk üretime San Francisco, Kaliforniya'da başlamıştır














Blue-jean modanın vazgeçilmez parçası haline gelmeye o günlerde başlıyor. Blue-jean şaşırtıcı bir şekilde bütün sınıf, cinsiyet, yaş, bölge, ülke, ideoloji sınırlarını aşarak evrensel bir kabul görüyor.
1853'de Levi Strauss isimli bir tüccar (gerçek adı Loeb Strauss), altın arayıcılarının ihtiyacı olacağını düşünerek, çadır bezi, at arabası örtüsü gibi ihtiyaçları karşılamak üzere "denim" kumaş toptancılığına başlıyor. 18. yüzyılın sonlarında Amerika baştan ayağa yeniden yaratılırken, işçiler, özellikle de demiryolu işçileri için dayanıklı ve rahat giysilere ihtiyaç duyuluyor. İşte tam da bu sırada Levi Strauss'un aklına yüzyıla damgasını vuracak bir fikir geliyor. Söz konusu dayanıklı kumaşlardan pantolon tasarlayıp satmaya başlıyor. 1902'de Levi Strauss bir başka yenilikle, pantolonların arkasına iki cep dikmeyi akıl ederek başka bir devrimin öncüsü oluyor. Çünkü artık blue-jean, herkes için günlük, rahat bir giysi haline geliyor.
1960'lı yıllarda başlayan hazır giyim (pret a porter) kavramı, moda tarihi bilincini podyumlara taşımaya başlıyor. 60'ların sonlarında ve 70'lerde çiçek çocukların blue-jean, deri ceketler, uzun elbiseler, işlemeli incecik kumaşlardan dikilen bluzları modaya damgasını vuruyor. 80'lerde "club" tarzı yavaşça moda akımlarındaki yerini almaya başlıyor. Sonraki yıllar, özellikle 1990'lar, özgür, yeni, rahat akımları beraberinde getiriyor. Ancak geçmiş yıllara dönem dönem dönülerek, moda tarihinde mihenk taşı oluşturan tarzlar yine, yeniden moda oluyor. Şimdilerde danteller, satenler, organzeler, neşeli çiçekler, pullar, payetler, taşlar, lameler ve dorelerle süslü kumaşlar feminenliğin defterine altın harflerle yazılıyor.

1990-99

Parisliler bir arabanın altında kalıp hastaneye götürüldükleri ve orada altlarında yırtık pırtık ağarmış bir külotla yakalandıkları bir kabus görmezler.Çünkü böyle bir şey mümkün değildir.Birincisi, Parisliler üzerlerine kusursuz bir kıyafet geçirmeden evlerinden çıkmazlar.İkincisi, yırtık pırtık ağarmış külotlar giymezler.Neden mi?Yırtık pırtık ağarmış külotlar giyerseniz,erkeğinizi başkasına kaptırırsınız.

French Polis, Vogue, Mayız 1998

1980-1989

New Yorklu gençler, Avrupalı veya Japon iş kadınları için İngiliz modası MTV 'deki pop kliplerive Prenses Di ile Fergie'nin kapak haberlerinden ibarettir.Daha geniş oalrak dünya için ise, bizim tarzımızın algılanışı gençlik tarafından temsil edilen iki üç sınıfın giyinme şeklidir.İngiliz modasının uluslararası piyasadaki adı Rock'n'Royalty'dir.

Rock&Royalty, Vogue, Ağustos 1987

1970-79

Tarz modadan bağımsız bir şeydir.Tarz sahibi insanlar modayı kabul de edebilir,görmezden de gelebilir.Onlar için moda, takip edilmesi gereken bir şey değil, oluşturulması gereken bir şeydir.Tercih edip, oluşturulur ya da tümüyle reddedilir.Tarz kendiliğinden gelişir, doğuştan gelen bir özelliktir.Yüce bir kaynağın bilinçli bir şekilde karar verdiği, ama sahip olanın kendiliğinlen ortaya koyduğu, az kişiye nasip olan Tanrı vergisi bir ödüldür.

Spotlight on Style, Vogue, 1 Eylül 1976

1960-69

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı memuru gibi görünmüyor olabilirim.Ama böyle görünmek riskini almak pahasına şunu söylemek isterim ki gelecek konusunda kötümser değilim.Mallarımız rakipsiz.Bu sayıda İngiltere'nin yepyeni muhteşem başarılarını göreceksiniz.Bazıları tuhaf.Ama hepsi inanılmaz derecede heyecan verici.Ben de onlardan biriyim.

Vogue kapağından alıntı,
Jean Shrimpton, 15 Eylül 1964

1950-59

Başkalarının size gösterdiği özel ilgiye(örneğin size içki ikram edilmesine ve ya sigaranızın yakılmasına)cevap verirken, halinden memnun, bağışlayıcı ve atılgan görünmek acemice bir davranıştır.Hemen ileri atılırsanız, bu sizi yaşlı göstermekle kalmaz, aynı zamanda bu tip davranışlarla çok seyrek karşılaşan bir kadın haline getirir.Dik duran bir baş, siz öle hisetmeseniz bile, kendne güvenen biri gibi görünmenizi sağlayacaktır.

Gestures Younger or Older, Vogue, Kasım 1957

1940-49

O eve dönecek.O zaman haydi, onu karşılamaya hazırlan.Fakat şunu aklında iyi tut, onu baştan çıkaracak elbiseler giymelisin.Unutma bu cesur insana layık olan şey güzelliktir.

The Return of the Soldier, Vogue, Nisan 1940

1930-39

Basmalar için B, çok klasik ve zarif.Ayaklarınızı saran tül için T.Gece ve gündüzün karşıtlığı için K. Vücudunuzu sıkıca saran korseler için de...Siyah için S, çok cazip ve çok parlak.Siyah ve beyaz için de...Çılgınca bir şıklık.On sekizinci yüzyılın çılgın modası için ise E...yani halis Louis Seize.

Eye Wiew of Spring Building, Vogue, 16 Mart 1938

1920-29

Vamp Kadın:Çok özel bir tür.Ona telefonla evlenme teklif edip, telgrafla evlenirsiniz.Bir ev kurup, onu eve götürmek zorunda değilsiniz, bir kokteyl hazırlayıp dışarı çıkartın yeter.Kuvvetle muhtemeldir ki, ancak dansta adımlarınızı ona uydurmadığınızda boşanma talep eder.Sadece milyonerler için...

The Woman of Your Choice, Vogue, Kasım 1923

1910-19

Gerçekten de böyle bir baş örtüsüne izin verilmemeli.Bütün erkekler kitleler halinde ayaklanıp, bütün kadınların bu kadar çekici olmasını bir yasa haline getirmeli.Sadece fırfırlı küçük siyah bir dantela, ama başlığın içine iliştirlmiş, tam da tacın başa dayandığı yere.Gerçekten de buna bir son verilmesi gerek.Yoksa bu dünyada erkeklerin işi zor.

Makers of Mystery, Vogue, Aralık 1917

1900-09

Vicomtesse des Touches, baştan aşağı mauve mousseline de soie giymişti.Şirin büzgülerden oluşturulmuş muhteşem mantosu, ilmikleri ve kıvrımları daha koyu tonda bir Liberty sateniyle astarlanmıştı.Eldivensiz ellerinde, sarı yakuttan yüzükler vardı.Parlak ışıklar altında çimenleri adımlarken, gümüş ayakkabıları ve gümüş işlemeli çorapları göz alıcıydı.

Paris, Vogue, 19 Ağustos 1909

50'lerin star ruhu yeniden hayat buldu...




















Bob Dylan, The Blues Brothers, Madonna, David Bowie, Blondie gibi starların gözlüğü Ray-Ban Wayfarer şimdi yeniden star ruhu taşıyanlarla buluşuyor.
Gözlükte Moda lideri ve Tasarım devrimcisi Ray-Ban, ilk kez 1952’de ürettiği ve lanse ettiği Wayfarer modelini 2007 sonunda yeniden sunuyor. 1952’den beri Anti-Conformist Rock ruhunun ikonu olan Ray-Ban Wayfarer, Bob Dylan, The Blues Brothers, Madonna, David Bowie, Blondie gibi müzik starları ile bir döneme damgasını vurmuştu. 1960-80 yılları arasında müzik videoları ve efsane Amerikan filimlerinin vazgeçilmez aksesuarı olan Wayfarer; şimdi yeniden lanse ediliyor.

Gözlükte Moda lideri ve Tasarım devrimcisi Ray-Ban, ilk kez 1952’de ürettiği ve lanse ettiği Wayfarer modelini 2007 sonunda yeniden sunuyor. 1952’den beri Anti-Conformist Rock ruhunun ikonu olan Ray-Ban Wayfarer, Bob Dylan, The Blues Brothers, Madonna, David Bowie, Blondie gibi müzik starları ile bir döneme damgasını vurmuştu. 1960-80 yılları arasında müzik videoları ve efsane Amerikan filimlerinin vazgeçilmez aksesuarı olan Wayfarer; şimdi yeniden lanse ediliyor.

Ray-Ban Wayfarer, 1961 yılında Audrey Hepburn’un “Tiffany’de Kahvaltı (Breakfast at Tiffany’s) “ de görkemli cazibesini tamamlayan bir aksesuar olmuştu. O yılların jenerasyonu için önemli bir sembol olan bu efsane model, The Blues Brothers filminde Dan Aykroyd, John Belushi Elwood ve Jake Blues tarafından da kullanılarak Hollywood’da ki yerini sağlamlaştırdı. Tom Cruise’in “Riskli İş (Risky Business)” filminde taktığı Ray-Ban Wayfarer, 80’li yıllara da damgasını vurmuş oldu. O dönemde pek çok film yıldızının gözünde olan Wayfarer; dinamizm, para, zenginlik ve güç sahibi yuppie’lerin prestijli aksesuarı olmuştu.

Ve şimdi 2007 sonunda ikinci kez lanse edilen Ray-Ban Wayfarer 'in boyanabilen modelleri bile var.